İhracatın ve istihdamın lokomotifi moda endüstrisinde 2024 yılında ihracat hesapları, en büyük ihraç pazarı Avrupa’daki durgunluk ve Türk ekonomisinin içinden geçtiği yüksek enflasyon, düşük kur süreci nedeniyle tutmadı.
İZMİR (İGFA) - Türkiye’nin hazır giyim ihracatının 2024 yılında yüzde 7’lik kan kaybı yaşadığını ve 19,2 milyar dolardan 17,9 milyar dolara gerilediğini paylaşan Türkiye İhracatçılar Meclisi Sektörler Konseyi Üyesi ve Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, 2024 yılının tüm dünyada yaşanan ekonomik daralma, bölgesel savaşlar ve Türkiye’deki yüksek enflasyon, kurun enflasyonla oranında artmaması, artan işçilik/hammadde fiyatları, iç pazarda daralma nedeniyle hazır giyim ihracatçıları açısından oldukça zor geçtiğini söyledi. Sene başında yapılan tahminlerde toparlanmanın yılın son çeyreğinde olmasını beklediklerini ifade eden Sertbaş, "Ancak ana pazarımız Avrupa’daki durgunluğun beklenenden uzun sürmesi sonucu toparlanma beklentilerimizi 2026 başına ertelemek durumunda kaldık. Açıkçası pandemi sonrası açılma dönemindeki siparişleri şu an arıyoruz. Sektör gerileme döneminde. Umarım önümüzdeki yıl beklentilerimizin 2027 yılına ertelendiğini konuşmak durumunda kalmayız” dedi.
Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin, Ege İhracatçı Birlikleri’nde düzenlenen 2024 yılı mali genel kurul toplantısında konuşan Sertbaş, EHKİB olarak geçen seneye göre ihracatlarını az da olsa artırdıklarını, dolar bazında yüzde 4 artışla 1 milyar 388 milyon dolar ihracat yaptıklarını paylaştı.
Sertbaş “Her ne kadar toplam ihracatımızı korumaya başarabilsek de artan maliyetlerimiz nedeniyle sektörde karlılık düştü.” dedi.
2025 YILINDA RUSYA VE ABD PAZARLARINDA BÜYÜMEK İSTİYORUZ
2025 yılında gerçekleştirecekleri projeler hakkında da bilgi veren Başkan Sertbaş, “İhracat kaybımızı telafi edebilmek adına yoğun bir dış pazar aktivitesi yapmayı hedefliyoruz. MFS the Source Fuarı’nın Eylül’de düzenlenecek ikinci edisyonunda yer almak için gerekli hazırlıklara başladık. Eylül ayında ikinci edisyonu gerçekleşecek olan PV Paris Manufacturing Fuarı’na EHKİB olarak Türkiye Milli Katılım Organizasyonu yapacağız. Geleneksel pazarlarımız dışında kalan bölgelere de açılarak pazarlarımızı çeşitlendirmek istiyoruz. Bu kapsamda Ekim ayında Rusya’ya, Kasım ayında ise ABD’ye yönelik sektörel ticaret heyeti gerçekleştirmek için gerekli çalışma ve temaslara başladık” diye konuştu.
ABD Başkanı Donald Trump’ın açıkladığı gümrük vergilerinin sektörlerine olası etkileri hakkında da konuşan Sertbaş, şunları kaydetti:
“ABD Başkanı Donald Trump tarafından Çin başta olmak üzere birçok ülkeye uygulanacak yeni ilave gümrük vergileri açıklandı. Türkiye, yüzde 10 gümrük vergisi uygulanacak ülkeler arasında yer alıyor. ABD’nin ithalatta uygulayacağı yeni vergi oranları örme ve dokuma giyimde mevcut tedarikçileri önemli ölçüde etkileyecektir. Örme giyimde ABD’nin en çok ithalat yaptığı ilk 6 ülkeye yüksek ilave vergiler getirildi. Çin’e yüzde 54, Vietnam’a yüzde 46, Kamboçya’ya yüzde 49, Bangladeş’e yüzde 37, Hindistan’a yüzde 26 ve Endonezya’ya yüzde 32 ilave vergi konuldu. Tayland, Malezya, Pakistan ve Sri Lanka da yüksek vergiler ile karşılaştı. Bölgemizde yer alan ve ABD’ye gümrüksüz ihracat yapan Mısır’a yüzde 10 ve Ürdün’e ise yüzde 20 vergi getirildi. ABD pazarında rekabet ettiğimiz Uzak Doğu ülkelerinin ürünlerine standart oranın üzerinde ek vergi getirilmesi ülkemiz ürünlerinin fiyatlarını çok daha rekabetçi hale getireceği açık. Çin’in ABD pazarındaki payından bir miktar alabileceğimizi düşünüyorum. Ancak, Uzakdoğu ülkeleri bu sefer Avrupa pazarında bizimle daha çetin bir rekabete girecekler. Kısa vadede avantajlı görünsek de, uzun vadede nasıl bir tablo ortaya çıkacağını yaşayıp göreceğiz.”